LİDER BAHÇELİ’DEN BAŞBUĞA ANMA MESAJI

LİDER BAHÇELİ’DEN BAŞBUĞA ANMA MESAJI

Vefatının 28’inci yıl dönümünde, yani 4 Nisan 2025 Cuma günü, şahsımın kurucusu olduğu “Türkiye Alparslan Türkeş Siyaset Akademisi Vakfı”nın yeni hizmet binasının açılışının yapılacak olması gerçek bağlılığın, eksilmeyecek vefanın, bitmeyecek saygı ve sevginin tezahürüdür. Bu duygu ve düşüncelerle Alparslan Türkeş hizmet binasının hayırlı olmasını diliyorum.

ABONE OL
3 Nisan 2025 21:46
LİDER BAHÇELİ’DEN BAŞBUĞA ANMA MESAJI
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Tarihin omuzlarına basarak ilerlemek yerine tarihi omuzlayıp devletin ve
milletin istikbal haklarını hasbi ve hadim bir ruhla savunan liderler sınırlanmış
devir ve dönemlere sığmayan ve sıkışmayan özelliktedir.
Bilinen ve kolay yollardan geçmektense cesurca yeni yollar açıp risk ve
tehlikeleri göğüsleyenler, bununla da kalmayıp canıyürekten, cansiperane ve
civanmert mücadeleleriyle öne geçenler her zaman takdir, tebcil ve tebrike
layıktır.
İşte böylesi liyakat ve liderlik vasıflarına sahip olan Merhum Başbuğumuz
Alparslan Türkeş Bey’in Türk siyaset ve devlet hayatında muhterem ve
müstesna bir mevkii bulunmaktadır.
Ebediyete irtihalinin üzerinden 28 yıl geçmesine rağmen ona duyduğumuz
hürmet ve muhabbet hiç azalmamış, hiç zayıflamamıştır.
Türkeş Bey’in yaktığı meşale günbegün daha da güçlenerek hem Ülkücü
gönülleri aydınlatmakta hem de milletimizi heyecanlandırıp kutlu hedeflere
ulaşma azmini kamçılamaktadır.
Elbette insan fani, dava bakidir.

2
Sonlu hayatın sonsuz ve sınırsız ülkülerini tıpkı bir bayrak gibi taşımak
ancak ve ancak davasının onur ve varoluş potasında fedakarlığın sıcaklığıyla
eriyen yüksek vasıflı insanların harcıdır.
Merhum Türkeş Bey her şeyden önce dava ve gönül insanıdır.
Bu saygın karakteristik niteliği onu, devlet ve siyaset alanında daha ilkeli,
daha itibarlı, daha iradeli duruşuyla temsil ve temayüz edilmesini sağlamıştır.
Türk milletinin, Türkiye’nin ve Türk dünyasının özlemlerini 80 yıllık
ömrüne muazzez bir mücadele azmiyle serpiştirmiş, geçmiş ile gelecek arasında
inanç, ülkü ve fikir köprüsünün kurulmasına yılmayan bir mizaçla hizmet
etmiştir.
Şurası muhakkaktır ki, kaynağını Türk-İslam ülküsünde bulmuş Türk
milliyetçiliği davası bir yanda Türkiye’nin umut halesi, diğer yanda da gönül ve
kültür coğrafyalarımız ile mazlum toplumların uyanış hareketidir.
Türkeş Bey, karmaşa içindeki sadeliği gören, karanlıkta saklı duran ışığı
gösteren, durgun yüzeyin dip akıntısını fark eden, zorlu etapları fırsat ve fikir
akımına çevirmesini bilen bir liderdi.
Tıpkı bugünlere benzer şekilde, azgın ve şımarık bir azınlığın tahakkümü
suretiyle oligarşik meramlarını icra ve infaz etmelerinin önünde direniş kuvveti
olmayı, Türkiye karşıtlarının habis senaryolarını kararlılıkla reddetmeyi
başarmıştı.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin müessir siyaset felsefesi önce ülkem ve
milletim, sonra partim ve ben anlayışıyla tebarüz etmiştir.
Bu kapsamda her şeyden önce Türkiye ve Türk milletinin varlığı, birliği,
bekası, toplumsal huzur ve barışı esas ve ehemmiyetlidir.
Dünyanın hiçbir medeni ülkesinde devletine, hukukuna, milli kurumlarına,
milli ekonomisine ve meşru hükümetine demokrasi dışı vasıtalarla cephe açan,
devamlı şiddet saçan bir muhalefet anlayışına tesadüf edilmemiştir.
Sorumsuz ve soysuz bir siyasi çarpıklığın kendi ülkesine ıslah ve
terbiyeden muaf bir ihtiras tufanıyla, aynı zamanda kaotik bir zihniyetle
saldırması olağandışı vakıa olup milli güvenlik tehdididir.
Esnafımıza, eşrafımıza, velhasıl sosyal ve ekonomik hayatımıza boykot
maskesiyle operasyona kalkışmanın tarif ve tercümesi ifade ve düşünce

3
hürriyetiyle, demokratik hak ve kazanımlarla bağdaşmayacağı gibi vatan ve
millet sevgisiyle de izah ve ifade edilemeyecektir.
Türkeş Bey bu tip fiili Türkiye düşmanlığına teşne odaklarla nasıl kıran
kırana mücadele etmişse bugün de söz konusu mücadelenin fevkindeki
dirayetimizle, sarsılmaz tavrımızla safımız ve durduğumuz yer devletimizin ve
milletimizin yanıdır.
Utanç duyulan, ucuzluğu aşikar olan, uçurum dibine konuşlanan siyasi
muhalefetin melun ve menfur gayesi Türkiye’nin mahvına ve ekonomik
çöküşüne doğrudan hizmettir.
Fakat Türk milleti tuzağa düşmeyecek, oyuna gelmeyecek, sırtına hançer
sallayan ve kale içinde yuvalanmış siyasi sömürgecileri affetmeyecek ve
inanıyorum ki, kaçınılmaz bedeli muhataplarına ödetecektir.
Güya demokrasiyi diline dolayıp düşman taktikleriyle ve organize halde
Türkiye’yi zor duruma düşürmenin çabasında olan siyasi hizip ve yolsuzluk
şebekesi çok derin hayal kırıklığına uğrayacaktır.
56 yıl önce nerede duruyorsak gelişmiş ve güçlenmiş fikir ve siyaset
yapımızla aynı sevdaların, aynı düşüncelerin, aynı ülkülerin merkezindeyiz.
Merhum Türkeş Bey’in dava, siyaset ve fikri çizgisi de Milliyetçi Hareket
Partisi’yle bir ve beraberdir.
Bunun hilafına nifak üretimi yapan istismarcı ve inkarcıların hevesleri ise
boşunadır.
Vefatının 28’inci yıl dönümünde, yani 4 Nisan 2025 Cuma günü, şahsımın
kurucusu olduğu “Türkiye Alparslan Türkeş Siyaset Akademisi Vakfı”nın yeni
hizmet binasının açılışının yapılacak olması gerçek bağlılığın, eksilmeyecek
vefanın, bitmeyecek saygı ve sevginin tezahürüdür.
Bu duygu ve düşüncelerle Alparslan Türkeş hizmet binasının hayırlı
olmasını diliyorum.
Vatan ve millet sevdasının nişanesi ve partimizin kurucu Genel Başkanı
Başbuğumuz Alparslan Türkeş Bey başta olmak üzere, bütün ülkücü
şehitlerimizi rahmetle, minnetle, hürmetle anıyor, manevi hatıraları önünde
tazimle eğiliyorum.
Cenab-ı Allah hepsinden razı olsun diyorum.
Mekanlarının cennet, ruhlarının da şad olmasını niyaz ediyorum.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r